Tuvalu, İklim Krizinin Kurbanı: Avustralya’dan Yeni Fırsat
Pasifik Okyanusu’nda, Avustralya ve Hawaii arasında yer alan Tuvalu, iklim değişikliğinin en somut etkilerini yaşayan ülkelerden biri. Ülkenin tüm noktaları deniz seviyesinden 6 metreden yüksek değil. Başbakan Feleti Teo tarafından belirtildiği gibi, “İç bölgeye geçmek gibi bir seçeneğimiz yok, çünkü iç bölge yok!”
2050 yılına gelindiğinde ülkenin yarısının, 2100 yılında ise %90’ının düzenli olarak gelgit dalgaları nedeniyle su altında kalacağı tahmin ediliyor. Dolayısıyla Tuvalu için zaman daralıyor.
İlk Aşamada 4 Binden Fazla Kişi Başvurdu
Avustralya, Tuvalululara iklim krizine karşı mücadele etme fırsatı sunan “Falepili Hareketlilik Yolu” adlı yeni bir vize programı başlattı. Program kapsamında Temmuz 2025 ile Ocak 2026 arasında kura ile 280 kişi kabul edilecek. Seçilenler, daimi ikamet, çalışma, sağlık ve eğitim hizmetlerinden faydalanma hakkına sahip olacaklar.
Dışişleri Bakanı Penny Wong, bu adımın iki ülke arasında “onurlu hareketlilik” hedefinin bir parçası olduğunu vurguladı.
Toprakları Gidebilir Ama Devlet Olarak Kalacaklar
Avustralya ile Tuvalu arasında 2023’te imzalanan anlaşma, Tuvalu’ya daha büyük bir güvence sağlıyor:
- Devlet statüsü, topraklar su altında kalsa dahi tanınacak
- Tuvalu, dünyadaki ilk “dijital devlet” olma hedefiyle yoluna devam ediyor
- Tüm yönetim işlevleri dijital bir platforma taşınacak
- Kültürel miras sanal ortamda arşivlenecek
Avustralya’nın desteği sadece insani bir yardım değil, aynı zamanda bölgesel bir strateji. Çin’in Pasifik bölgesindeki artan etkisine karşı, küçük ülkelerin stratejik önemi göz ardı edilemez.
Tuvalu’nun egemenliğini sürdürmesi, Avustralya için hem vicdani hem stratejik bir kazanım olarak görülüyor.
Trump Tuvalu’yı Yasaklı Liste Ekleyebilir
Ancak ABD’nin yaklaşımı farklı. Associated Press’e göre, Trump yönetimi Tuvalu’yu seyahat yasağı listesine eklemeyi düşünüyor. Bu durum, Pasifik’teki göç ve iklim politikaları arasında çelişki oluşturuyor.
Tuvalu liderleri uluslararası iş birliğini artırma konusunda umutlu olsalar da, zaman daralmakta. Başbakan Teo’nun ifadeleri ile:
“Bir yandan temel hizmetleri düşünürken, diğer yandan ülkenizin tamamen yok olacağı bir geleceği nasıl yöneteceğinizi düşünüyorsunuz.”