‘İsrail’in 11 Eylül’ü’ olarak anılan saldırıların üzerinden 13 gün geçti.
Aksa Tufanı Operasyonu’na cevap olarak Gazze’ye bomba yağdıran İsrail saldırılarına devam ediyor.
Kuşatma altındaki Gazze’ye yönelik saldırılarda can kayıpları her geçen saat yükseliyor.
Hem İsrail kamuoyu hem dünya ‘İsrail saldırıya nasıl engel olamadı’ sorusuna yanıt arıyor. Oklar ise Netanyahu’ya çevrilmiş durumda.
İsrail kamuoyunun Netanyahu’ya olan öfkesi dünya basının dikkatinden kaçmadı.
CNBC’nin ‘Netanyahu’ya karşı İsrail öfkesi hastanelerde patlat veriyor’ başlıklı haberinde İsrailli bakanların gördüğü tepkiye yer verildi.
Haberde ‘Bir İsrail kabine bakanı hastane girişinden alıkonuldu. Bir başkasının korumaları, yaslı bir adam tarafından atılan kahve ile karşı karşıya kaldı. Bir diğeri de dehşet anında tahliye edilen ailelere teselli vermek için geldiğinde ‘ihanetçi’ ve ‘aptal’ diye tepki gördü.’
Hamas’ın İsrail’i bir araya getirdiğini ancak bu durumun Netanyahu ve onun hükümetine olan öfkeyi engellemediğini yazan CNBC şu yorumda bulundu;
‘Ne olursa olsun, uzun bir siyasi dönemin ardından Başbakan Benjamin Netanyahu için bir yargı günü yaklaşıyor.’
‘SAĞ KURTULANLR ÖFKELERİNİ NETANYAHU’UA ÇEVİRDİ
Politico ise ülkedeki son durumu ‘sağ kurtulanlar öfkelerini Netanyahu’ya çevirdi’ başlıklı haberi ile okurlarına duyurdu.
Haberde ‘Büyük bir güvenlik zaafı ve Filistinlilere karşı düşmanlık, birçok İsraillinin Hamas saldırısından Netanyahu’nun sorumlu tutulması gerektiğini düşünmesine sebep oluyor’ yorumuna yer verildi.
HALK DESTEĞİ YÜZDE 22’YE DÜŞTÜ
Maariv gazetesinde yapılan bir kamuoyu yoklamasına göre, İsraillilerin %21’i savaştan sonra Netanyahu’nun başbakan olmasını istiyor. %66’sı istemiyor ve %13’ü ise kararsız.
Bugün seçim yapılırsa, anket Likud’un koltuklarının üçte birini kaybedeceğini, ana rakibi Benny Gantz’ın merkezci Ulusal Birlik partisinin üçte bir büyüyeceğini gösterdi.
İsrail istihbaratının bu derecede başarısız olduğu ve bu kadar çok kayıp verdiği son sefer, neredeyse 50 yıl önce, Mısır ve Suriye’nin Yom Kippur’da İsrail’i işgal ettiği gündü.
Meir, 1973 Arap-İsrail Savaşı’ndan sonraki yıl 1974’te başbakanlıktan istifa etmişti.
Kudüs’teki Shalom Hartman Enstitüsü’nde araştırmacı olan Amotz Asa-El, Netanyahu ve uzun süredir hükümette olan muhafazakâr Likud partisi için benzer bir kader öngördü.
‘İnceleme komitesi olup olmaması, veya suçu kabul edip etmemesi önemli değil. Tek önemli olan ‘ortalama İsraillilerin ne düşündüğü’ diyen Asa-El, israillilerin bunu bir fiyasko olarak gördüğüne vurgu yaptı ve ekledi;
‘O gidecek, ve tüm kurumuyla birlikte.’
